Bu kez İsrail ve Filistin arasındaki mesele nedeniyle bu durum gündem oldu. Genellikle gençlerin kullandığı sosyal medya platformu TikTok’ta Filistin’e artan destek, birçok İsrail destekçisini şaşırttı.
Şaşırmanın daha da ötesi, bu algının Çin tarafından yürütüldüğü ve gençlerin zihinlerini bulandıran bir platformdan öteye gitmediğine kadar türlü türlü eleştiriler getirildi. Peki TikTok’ta, özellikle Amerikalı gençlerin Filistin’i desteklediği ne kadar doğru?
Harvard Üniversitesi ve Harris Üniversitesinin yaptığı bir ankete göre, 18-24 yaş arasındaki Amerikalıların %51’i, Filistin’i destekliyor.
ABD Temsilciler Meclisi Üyesi olan Mike Gallagher’ın bu konuyla alakalı ele aldığı, kan kusup kızılcık şerbeti içtiği bir yazıya denk geldik. Yazının en başında kendisi İsrail’i desteklediğini alenen ortaya koyuyor. Bunun üzerine Filistin’i destekleyen Z kuşağının beyinlerini yıkadığını düşündüğü TikTok algoritmasını da hedef alıyor.
“Amerikalıların çoğunluğu, dünya görüşü olarak bu kadar ahlakî açıdan iflas etmiş bir görüşü nasıl benimsedi?” sorusunu yöneltirken gençlerin artan TikTok kullanımına vurgu yapıyor. Bugün, Z kuşağının yarısından fazlası için TikTok, en çok kullanılan sosyal medya platformu ve Amerika’da da oldukça yaygın. Gallagher, bu algoritmayı da Amerika’nın en önemli düşmanı Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından kontrol edilmesine bağlıyor.
(Editör yorumu: “Ahlakî açıdan iflas etmiş bir görüş”ten kastı, Hamas. Ancak bunu, Filistin halkının desteklenmesiyle eş değer tuttuğunu görüyoruz.)
TikTok’un ana şirketi ByteDance, Çinli bir şirkettir ve Çin’de özel bir şirket kavramı bulunmamaktadır.
Bu noktayı vurgulamak adına ByteDance’in baş editörü Zhang Fuping’in aynı zamanda şirket içindeki Komünist Parti topluluğunun lideri olduğu biliniyor. Gallagher, ABD’de gençlerin bu uygulamaya tamamen bağımlı olduğunu, 12-17 yaş arasındaki bireylerin %69,7’si, 18-24 yaş arasındakilerin %76,2’si ve 25-34 yaş arasındakilerin %54’ü TikTok’u kullandığını söylüyor.
Asıl anlatmak istediği ise TikTok algoritmasını Filistin’e destek kampanyası oluşturacak şekilde ayarlayan ÇKP’nin bilgi sansürü yaptığı ve her yaştan Amerikalıyı çeşitli konularda etkileyebildiği.
TikTok hakkında olumsuz haber yapan gazetecilere casusluk yaptığını söyleyerek bu uygulamanın bir propaganda yaptığını belirtiyor ve bu uygulamanın “dijital uyuşturucu” olduğunu ifade ediyor. Yazısında ifade edilen raporlarda da TikTok’un Xinjiang, Tibet, Tiananmen Meydanı ve ÇKP için hassas diğer konulardaki içeriği sansürlediğine ve bastırdığına yer veriyor.
Bir rejimin çöküşü her zaman fikirler alanında mı başlar?
Konuyla alakalı pek çok rapor ortaya koyan Gallagher; Amerikalı gençlerin beyninin TikTok algoritması tarafından yıkandığını, X ve Y kuşağı haricinde Filistin’e verilen desteklerin tek sebebinin basit bir sosyal medya uygulaması olduğunu ifade ediyor.
CIA Direktörü William J. Burns, FBI Direktörü Christopher Wray ve diğer istihbarat üyeleri; TikTok’un oluşturduğu ulusal güvenlik tehdidi konusunda uyarılarda bulunurken uygulamadaki yaygın Hamas yanlısı propagandaların Amerikalılar için bir uyanış çağrısı olması gerektiğini yineledi.
Konuyla ilgili bazılarının aklına “O zaman Amerika’da TikTok yasaklansın!” düşüncesi gelebilir.
TikTok kullanımının anayasal bir hak olduğunu ve onu yasaklamanın Amerikalıların hukukî haklarını ihlal edeceği savunuluyor. Ancak yabancı rakipler tarafından kontrol edilen sosyal medya uygulamalarının ABD pazarına hâkim olmasına izin verilmesi de savunulmuyor.
Ne TikTok’u yasaklamak ne de buna bir engel koymak Amerikalıların fikirlerini kısıtlamıyor. Bu yüzden söylenen tek şey, TikTok’un algoritması tarafından Amerikalı gençlerin fikirleriyle oynandığı. Fakat bu noktada garip bir durum yaşandı: TikTok, algoritmasıyla ilgili bir yazı paylaştı.
TikTok, öneri algoritmasının ve içerik kurallarının Çin hükûmetinden etkilenmediğini birçok kez belirtti.
TikTok’u eleştirenler, uygulamanın kullanılan destek hashtag’lerine dayanarak Filistin yanlısı hashtag’in İsrail yanlısı hashtag’den daha fazla videoda bulunduğunu belirtmek dışında herhangi bir kanıt sunmadı.
Eleştirilerin ardından yayımladığı bir blog yazısında TikTok, video hashtag sayılarını açıkça karşılaştırmanın, uygulamanın içeriğini değerlendirmenin “ciddi kusurlu” bir yöntem olduğunu savunarak “yanlış bilgi ve yanlış tanımlamaya” dayalı eleştirilere maruz kaldığını söyledi. Açıklamada, “Öneri algoritmamız taraf tutmaz.'” ifadesine yer verildi.
Sadece #standwithisrael ve #freepalestine hashtag’lerine odaklanarak diğer hashtag’lerin kullanıldığı veya hiç kullanılmadığı birçok video da gözden kaçmış olabilir.
Son 30 gün içinde ABD’de #İsrail ve #Filistin etiketlerini içeren videolar yaklaşık 2 milyar kez görüntülendi. Aynı süre zarfında ABD’de TikTok’ta #freepalestine 233.000 gönderide görüldü; bu, #standwithisrael etiketli videolardan tam 38 kat daha fazla.
#Filistin hashtag’i bu süre zarfında 237.000 gönderiye etiket oldu. Bu, #İsrail’den yaklaşık 50.000 daha fazla ancak toplam görüntülemelerdeki benzerlik, ortalama #İsrail videosunun daha sık izlendiğini gösteriyor ve bu da TikTok eleştirmenlerinin argümanlarını daha da zayıflatıyor. TikTok, yazısında ortalama #standwithisrael videosunun ABD’de ortalama #freepalestine videosundan daha fazla izlendiğini de ortaya koydu.
Ayrıca konuyla ilgili yapılan yeni bir araştırma, Amerika’daki eski kuşakların aksine yeni kuşakların İsrail sempatisinin giderek azaldığını gösterdi. TikTok’un Amerika’da yasaklanabileceği yeni oluşacak gündemler arasında olabilir. TikTok’un yayımladığı blog yazısına aşağıdaki kaynaklardan ulaşabilirsiniz.
İsrail-Filistin gerilimi hakkındaki diğer içeriklerimiz: