Havaların soğumasıyla birlikte birkaç kıymetli noktaya dikkat ederek sıhhatinizi koruyabilirsiniz. Sonbahar ve kış aylarında bilhassa vitamin ve mineral içeriği yüksek besinlerin tüketilmesi değerlidir, zira bu hususlar soğuk havalarda beden direncini artırır. Bunun en kolay tahlili meyve ve zerzevat yiyerek bağışıklık sistemini güçlendirmektir.
Vücudun bu periyotta ve yılın geri kalanında kâfi sıvı alımına gereksinimi olduğu için sıvı alımına da bilhassa dikkat edilmesi gerekir. Günde yaklaşık 2-2,5 litre sıvı içmeye çalışın. Bu tercihen su yahut meyve suyu yahut bitki çayı olmalıdır.
Kış aylarında beden daha az vitamin aldığından, bağışıklık sistemini güçlendirmek ve virüslere karşı korunmak için yanlışsız ölçüde vitamin almak çok değerlidir. Bu periyotta en çok C, B12 ve D vitaminlerinin tüketimi/takviyesi önerilir.
Oluşabilecek makus hava şartlarına karşın pak havada daha fazla vakit geçirmeye çalışın ve idman yapmayı unutmayın. Havalar açık hava aktivitelerine müsaade vermiyorsa konutta de antrenman yapabilirsiniz. Harekete ek olarak, dinlenmeye de vakit ayırın.
Bu tavsiyeler haricinde aşağıdaki ipuçlarını uygulayarak sonbahar ve kış aylarını sağlıklı bir halde geçirebilirsiniz.
1. Bağışıklık sisteminizi güçlendirin
Soğuk havaların gelmesiyle vitamin ve minerallerin rolü giderek daha fazla ehemmiyet kazanır. Gerekli tüm unsurları almanın en kolay yolu, her gün tüm renklerdeki meyve ve zerzevatları mümkün olduğunca çok yemektir.
Beyaz zerzevat ve meyveler, bağışıklığı güçlendirme, kalp güçlendirme, mide ve bağırsak sistemini muhafaza ve kolesterolü düşürme alanında büyük değer taşır.
Sarı olanlar kolesterolü düşürmenin ve kalbi güçlendirmenin yanı sıra eklemlerin sağlıklı olmasından, gözlerin korunmasından ve kanserin önlenmesinden de sorumludur.
Kırmızılar, kalp güçlendirme, hücre gençleştirme, sağlıklı tansiyon kıymetlerini müdafaa, cildi muhafaza ve kanseri tedbire üzerinde yararlı bir tesire sahiptir.
Morlar, sağlıklı tansiyon, kalp güçlendirme ve hücre yenilenmesinin yanı sıra hafızayı geliştirmeye ve üriner sistemi müdafaaya yardımcı olur.
Yeşil olanlar kanseri önlemeye yardımcı olur, bağışıklık sistemini güçlendirir, mide ve gözleri, ayrıyeten kemikleri korur.
2. Kâfi vitamin ve mineral alın
Güneş ışığının giderek azalmasıyla, D vitamini desteği orantılı olarak daha değerli hale gelir. Tıpkı vakitte çinko, selenyum ve yüksek kaliteli probiyotiklerle de desteklenebilen C vitamini, tüm yıl boyunca sıhhati korumak için faydalı ve gereklidir.
3. Sağlıklı beslenin
Sağlıklı beslenmek, sevdiğiniz tüm yemeklerden vazgeçmeniz gerektiği manasına gelmez. Biraz araştırma ve ustalıkla, gönül rahatlığıyla ve pişmanlık duymadan yiyebileceğiniz neredeyse tüm favori lezzetlerinizin daha yararlı bir muadilini bulabilirsiniz. Fakat o vakit bile, yalnızca ölçülü olarak tüketmeye dikkat edin.
Önemli olan besin kalitesidir. Çikolata istiyorsanız, mümkünse şekersiz, yüksek kakao içeriğine sahip bir çikolata seçin. Meyve suyu içmek isterseniz, meyve ve zerzevatları karıştırıp kendiniz yapın.
En büyük düşmanlar olarak görülen cipslerin bile özgürce yiyebileceğiniz bir alternatifi var. Bunun için pancar, havuç, kereviz, turp, balkabağı yahut patlıcanı ince dilimler halinde kesmeniz kâfi. Yağsız fırında pişirirseniz, çıtır çıtır lezzet elde edebilirsiniz.
4. Yemekleri kendiniz pişirin
Hava nedeniyle meskende daha fazla zaman geçirirken boş vaktinizi etkin olarak, örneğin kendiniz için yemek pişirerek yahut gerekirse yemek yapmayı öğrenerek geçirebilirsiniz.
Yemeklerinizi meskende yaparak fast food üzere sıhhatsiz yeme alışkanlıklarından uzak kalırken tıpkı vakitte şeker ve tuz üzere ziyanlı unsurların de ölçüsünü ayarlayabilirsiniz.
5. Hareket etmeyi bırakmayın
Havalar biraz daha soğuyunca bunun dışarı çıkmamak için bir sebep olduğunu düşünebilirsiniz. Lakin, sıhhatin anahtarlarından biri tertipli hareket etmektir. Küçük bir koşu yahut tertipli tempolu yürüyüşler sıhhatinizi büyük oranda güzelleştirebilir.
Spor salonunda yahut meskende idman yapmayı seçenler için soğuk havalar kas inşa etmek için en âlâ vakittir.
6. Konutunuzda çevresel toksinleri azaltın
Kimyasalların ve çeşitli çevresel toksinlerin kullanımını bırakmaya yahut en azından azaltmaya çalışın. Bedeninize uyguladığınız eserlerin bileşimine ve çamaşırlarınızı ne ile yıkadığınıza dikkat edin. Mümkünse, her şeyden arınmış doğal içeriklerden yapılmış eserleri seçin. Bu sayede hormon dengenizin sıhhatine ve bağışıklık sisteminizin düzgün çalışmasına katkı sağlayabilirsiniz.
7. Gerilim idaresi ve uyku
Doğru beslenme ve antrenmanla sıhhatinizi artırırken, gerilim idaresi ve uykulya sonucun daha da eksiksiz olmasını sağlayabilirsiniz. Çeşitli gevşeme teknikleri bu bahiste size yardımcı olabilir, fakat size en uygun usulü bulmak kıymetlidir.
Buna ek olarak, yanlışsız ölçüde uyku sıhhatinizi dayanaklar. Zira uyku beden, beyin, bağışıklık sistemi, hücreler ve son olarak da ruh sıhhati için değerlidir. Uzmanlar giderek artan bir biçimde yetersiz uykuyu obezite için yeni bir risk faktörü olarak belirtiyorlar. Her gece 7 ila 9 saat uyuyun.
